Suda Doğum Nedir, Nasıl Yapılır?

Su, kabul edileceği üzere yaşamımızın en temel kaynaklarından biridir. Biz insanların su ile ilişkisini anlayabilmek için %99’u su içerikli amniyon sıvısına bakmak yeterlidir, çünkü yaşamımız tam olarak orada başlamaktadır. Bu sebeple doğum, hayatımızın devamlılığını sürdürmedeki doğal ve mucizevi bir yaşama katılma sürecidir. Bununla birlikte doğum, güzel anılar oluşturabilmek için anne adayına ve bebeğe özel ilgi gerektiren bir zamandır. Suda doğum ise suyun doğal terapötik etkisinden dolayı anne adayları için tercih edilen özel bir yöntem olarak karşımıza çıkmaktadır.

Suda Doğum Nedir?

Suda doğum, doğuma özel olarak hazırlanmış içi su dolu bir küvet içinde gebenin doğum yaptığı alternatif bir doğum yöntemi olarak ifade edilebilir. Suda doğumda suyun temel işlevi olan kaldırma kuvveti kullanılmaktadır. Su, anne adayının vücut ağırlığını hafifleterek onun daha kolay hareket edebilmesini sağlamakta ve onun kan dolaşımını etkinleştirmektedir.

Suda doğumun temel amacı, doğum esnasında suyun gevşetici ve sakinleştirici etkisini kullanarak anne adayı için daha az ağrılı bir süreç yaratmaktır. Çünkü anne için daha az ağrı demek, daha özel ve farklı anılar biriktirmek demektir. Su, anne adayının kaygılarını azaltarak mutluluk hormonu olarak bilinen endorfin üretimini artırmakta, ayrıca pelvik taban kaslarının elastikiyetini arttırarak bebeğin geçişini kolaylaştırmaktadır. Böylece geriye her anne adayının arzusu olan eşsiz güzellikteki duyguların çoğunlukta olduğu bir doğum hikayesi ortaya çıkmaktadır.

Suda Doğum Nasıl Yapılır?

Her anne adayı için bilgisizlik, kaygıyı arttıran en önemli unsurdur. Bu sebeple suda doğum için bilinmesi gereken ilk nokta, doktor ile anne adayının arasındaki doğru ve yeterli iletişimin varlığıdır. Eğer bu iletişim varsa suda doğumun anne adayı için uygunluğu, doğumun hangi evresinde kullanılacağı, ne kadar süre suda kalacağı, suda doğum süreci hakkında bilgiler gibi konular paylaşılabilir. Böylece anne adayı, konu ile ilgili zamanında aydınlatılarak sürece dahil edilir.

Bu noktada anne adayı, suda doğum yöntemini ya doğumun birinci evresinde ya da doğum sürecinin tamamında kullanabilmektedir. Suda doğum, anne adayına göre özel olarak hazırlanmış içi su dolu küvet ya da havuzlarda profesyonel bir ekip gözetiminde, özel ekipmanlar aracılığıyla gerçekleştirilmektedir. Ayrıca gerektiği durumlarda diğer doğum yöntemlerini uygulayabilme koşulları da eksiksiz olarak hazırlanabilmektedir. Böylece her zaman anne ve bebeği koruma hedefiyle olası komplikasyonlarda hızlı ve etkili müdahale sağlanabilmektedir.

Kullanılacak suyun ısısı da sağlıklı doğum için çok önemlidir. Suyun ısısı dikkatli bir şekilde kontrol edilmeli ve düzenli olarak kaydedilmelidir. İdeal olanı suyun ısısının vücut ısısında yani 37 derecede olmasıdır.

Suda Doğum Nerede Yapılabilir?

Suda doğum, tüm doğum yöntemlerini gerçekleştirebilecek altyapıya sahip olan ve suda doğum alanıyla ilgili yeteri kadar eğitimli ve deneyimli uzmanların olduğu tam donanımlı sağlık merkezlerinde yapılabilir.

Suda Doğumun Avantajları Nelerdir?

Suda doğumun birçok avantajı bulunmaktadır. Ancak bunu anne ve bebek açısından ayrı ayrı ele almak daha doğru olacaktır.

Anne için:

• Doğumun birinci evresindeyken suda doğum tercih edilirse doğum sürecini ortalama 30 dakika daha hızlandırır.
• Doğumda kullanılan ılık su, anne adayının kaslarını gevşetmektedir. Böylece anne adayında endorfin ve serotonin hormonları artarak ve hem fiziksel hem de psikolojik rahatlama sağlanır.
• Doğum ağrısını daha yönetilebilir hale getirir.
• Anne, suda daha rahat hareket edebildiği için kolayca pozisyon değiştirebilir.
• Suda doğum, ağrıyı azalttığı için ilaç/analjezi kullanım ihtiyacı da azalır.
• Anne, doğum sürecine daha etkin katılabilir, böylece doğum kolaylaşır.
• Doğum kesisini kullanma oranı azalır.
• Sezaryen oranları düşer.
• Anne adayı ile onun eşi için olumlu bir doğum deneyimi oluşur.

Bebek için:

• Suda doğumda bebek, rahim içindeki amniyon kesesinden çıkarak önce ılık su havuzuna, daha sonra anne kucağına geçer. Yani bir sıvı ortamdan başka bir sıvı ortama yumuşak bir geçiş yapar. Bu durum bebeğin panik duygusunu yaşamadan kendini güvende hissetmesini sağlar.
• Suda doğum ilaç/analjezi kullanımı ve diğer müdahaleleri azalttığı için bebek de bunların yarattığı olası yan etkilerden korunmuş olur.
• Kolay bir doğum sağlandığı için bebeğin kafatasının ve beyin hücrelerinin zarar görme ihtimalini düşürür.

Suda Doğum Riskli Midir?

Her doğum, elbette içinde belirli riskleri barındırmaktadır. Bu durum, muhakkak suda doğum için de geçerlidir. En önemli potansiyel riskler arasında enfeksiyon, boğulma ve göbek kordonunun kopması bulunmaktadır.

Hangi Durumlarda Suda Doğum Uygun Değildir?

Her doğum kişiye özeldir. Uzmanlar, bu durumu gözeterek anne adayının doğum öncesinde ve sonrasında sağlık durumunu inceleyip doğuma uygunluğunu tespit etmektedir.

Doğum öncesinde: Gebenin ateşinin 38 derecenin üzerine çıkması, herhangi bir enfeksiyonun varlığı, rahim içindeki bebeğin oksijensiz kalması sonucunda yaşamının tehlikeye girmesi, herhangi bir riskli durum nedeni ile takip edilen gebeler, doğum esnasında gebeye ilaç ve anestezi uygulanması, amniyon sıvısındaki bebek dışkısının varlığı gibi durumlarda suda doğum önerilmez.

Doğumda: Bebeğin farklı pozisyonlarda gelmesi, bebeğin olması gerekenden çok büyük olması veya çok küçük olması, gebenin yapılan tetkikler sonucu suda doğuma uygun görülmemesi gibi durumlarda suda doğum önerilmez.

Suda Doğum İçin Yerine Getirilmesi Gereken Şartlar Nelerdir?

Sağlıklı ve keyifli anılarla dolu bir suda doğum için:

• Öncelikle anne adayı, suda doğum isteğini ilgili uzmana ve yere belirtmeli ve bunun için onay vermelidir.
• Doğum, gebeliğin en erken 37. haftasında olmalıdır.
• Sistemik hastalık bulunmamalıdır.
• Servikal açılma en az 4-5 cm olmalıdır.
• Tek fetüs olmalıdır, çoğul gebelik ise tercihe bağlıdır.
• Rahim kasılmaları düzenli ve güçlü olmalıdır.
• Vajinal kanama olmamalıdır.
• Tercihe bağlı olarak HIV/ AIDS hastalığı olmamalıdır.
• Bebek herhangi bir nedenden strese girmemelidir.
• Ayrıca önceden sezaryen olan gebeler olmamalıdır.